Tuvalet İletişimi
Beze para harcamayan yeni anne-babaları, acılı bez pişiklerinden kurtulmuş bebekleri, tamamen doğal ve baskıcı olmayan bir tuvalet eğitimini, en önemlisi daha mutlu bebekleri ve ebeveynleri hayal edin!
Christine Gross-Loh akıcı bir üslupla kaleme aldığı Bezsiz Bebek kitabında tüm bunların ve daha fazlasının mümkün olduğunu anlatıyor. Kitaba göre; bebekler, acıktıklarını ve uykuları geldiğini nasıl ses ve hareketlerle belli ediyorlarsa tuvalet ihtiyaçlarını da aynı şekilde anlatırlar. Çünkü bu kabiliyetle doğarlar. Bu önemli tespitten hareketle iki çocuk yetiştiren yazarın geliştirdiği, #Tuvaletiletişimi ; yani Tİ yontemi tüm anne-babalar için önemli bir çığır açtı. Ben yöntemi öğrendiğimde Can için çok geç kalmıştık ama yine de merakımı engellemedi ve kitabı okudum ve kısmen uyguladım (bizim süreci daha sonra detaylı yazıcam) aşağıda da merak edenlere dev hizmet, kitap nelerden bahsediyor özetlemeye çalıştım 🙂 (sanırım artık kitap basılmıyor ve satışta değil)
6 aya kadar bebeklerde tuvaletleri geldiğinde aslında kendini kirletmeme duyguları baskınmış. Fakat bu süre boyunca bezlenirlerse bu duygu yavaş yavaş köreliyor ve devam eden süreçte de tamamen unutuluyor ve “bez” tuvaletlerinin yapılması gereken yer olarak benimseniyormuş. Yani kitapta Tİ’nin ilk 6 ayda uygulanırsa çok daha kolay ve rahat bezi bırakılabileceğinden bahsediliyor. Bizim gibi geç kalanlar için; örneğin 18 ay bezini tuvaleti olarak bellemiş bir bebek için birdenbire bez çıkmasının nasıl bir şok olduğu, bu yüzden de bez alışkanlığının en az 3yaşa kadar devam ettirildiğini söylüyor.
Fakat durumun imkansız olmadığını, hareketli bebeklik (8-12 ay) ve toddler çağında da (1 yaş sonrası) Tİ’nin nasıl uygulanacağı, taktikler, olası durumlar ve yaşanmış hikayelere yer verilmiş. Erken dönemde kazanılan alışkanlığın en büyük yararının ise; çocuğunuzun vücut bilincini erken kazanması ve bir işi kendi başına başarma hissi sayesinde özgüven gelişimine katkısından bahsediliyor.
Kitapta bebeklerin tuvaletlerinin geldiğine dair doğal işaretleri nasıl tanımladıklarını ve bu işaretlere nasıl karşılık verilmesi gerektiğinden bahsediliyor. Dikkatimi çeken en önemli nokta şu: Tİ aslında ebeveynlik eğitiminin bir parçası, ebeveynlikte master degree :)))
Ebeveynin bebeğini çok iyi gözlemlemesi, tanıması ve tuvalet ihtiyacını anlaması noktası çok önemli.
Nasıl anlayacağız?
1-Bağırsak hareketlerini takip etmek (gaz çıkartma, çıkartmasa bile bağırsak hareketi sesi olabilir)
2-Vücut hareketlerini takip etmek (salya, kıvranmak, gerilmek, ani ağlama ya da ani sessizlik, tedirgin gözükmek, kızarmak, size bakması, emzirirken birden memeyi bırakması)
3-Tuvalete çıkılan zamanları not alıp takip etmek
Klasik #tuvaleteğitimi yani ya hep ya hiç yöntemi (bezi bir kere tamamen çıkaracaksın ve bir daha hiç takmayacaksın) yaklaşımının tersine üç kategoriden bahsediliyor: Tam zamanlı (başta çok gevşek bir bez bağlayıp bir kaç gün içinde hiç bez bağlamamak), yarı zamanlı (ebeveyn yakalayabildiği sürece bezi çıkarır) ve süreli (ebeveyn örn akşamları 2 saat bezi çıkarır) Hangisi sizin kendi aile ve hayat tarzınıza uyuyorsa Tİ çok kolay adapte edilip ona göre uygulanabiliyor.
Tİ süreci boyunca #lazımlık , #alıştırmakülodu , sıvı geçirmeyen oyun pedleri ve #kanguru (taşıyıcı) kullanımının yararlarından bahsediliyor. Ebeveyn erken dönemde çocuğunu giyerse yani bir taşıyıcı ile bebeği vücuduna bağlarsa ihtiyaçlarını daha kolay yakalayabileceğini söylüyor.
Nasıl uygulayacağım?
Tek parça tulum giydirmeyin. İki parçalı kıyafetler alt kısmın kolayca hedefe yönelmesi adına süreçte ebeveyne kolaylık sağlıyor.
Sizin de bebeğinizi tuvalete götürdüğünüzde sanki tuvaletinizi yapıyormuş gibi davranmanız önemli. Aynı pozisyonu almanız, çömelmeniz (vücut dili) ve #işaretleşme Tİ’nin en önemli parçalarından. Örneğin çiş için çişşşşşşşşşşş sesi, kaka için belirlediğiniz başka bir sesi çıkarmanız (her seferinde hiç vazgeçmeden) bebeğin bunun normal bişey olduğunu anlaması ve kendini güvende hissetmesi açısından önemli taktikler arasında.
Eğer kaçırdıysanız ve altı pislendiyse nasılsa kaçırdı diyerek asla bebeğinizi pis bir şekilde bırakmayın hemen ve hızlıca değiştirin diyor.
Tuvalet iletişimini başarı ile uygulayan ebeveynlerin taktik ve önerilerini paylaştığı kısım ise efsane 🙂 Karşılaşılan genel sıkıntılara temas edilerek kısa zamanda zorlukların nasıl aşıldığına dair cesaret verici telkinler ve motive edici hikayeler var.
Kıssadan hisse; eğer Tİ’ye başlamak istiyorsanız tek ihtiyacınız olan şey, motivasyon ve cesaret.
Sadece bir kez deneyin, istediğinizde beze geri dönebilirsiniz ama asla istemeyeceksiniz diyor yazar!!
Kulağınıza su kaçırabilmek adına ben de bu yazıyı buraya bıraktım, bezsiz günlere!